13 Aralık 2012 Perşembe

Perşembe günü

         Bugün sabah 7.21'de başladı mesaim.ama okul yoktu perşembeleri zar zor boşalttım bu sene, kuzuyla beraber olalım diye. genelde evde olduğumuz sabahlarda ellemiyorum zaten her sabah anneanneye gideceği için erkenden buz gibi hava ile benimle bir yüzleşiyor. bari evdeyken uyumak istediği kadar uyusun diğer aktiviteleride gün içinde kaydırırım diyorum. diyorumda sevgili oğlum sabah 7 gibi en geç uykusunda ağlamak sureti ile beni kaldırıyor, taa yanına kadar bişeymi oldu diye gidiyorum bide ne göreyim beyimiz uyuyor ama ben kalkmış oluyorum. kendileri 8 gibi teşrif ediyorlar güne:) anne her gün erken kalkmalı felsefesini bu çocuğa kim işledi bilemiyorum.

      Neyse şikayet yok, her tercih bir seçimdir! bütün gün beraberdik. ahmette akşam hastaneye ailemizi temsilen geçmiş olsuna gitmek zorunda kaldığı için akşamıda başbaşa geçirdik oğlumla. doyamadım ona ama onu doyurmak için elimden geleni yaptım...oynadık, güldük, koştuk, kavga ettik, inatlaştık, sarıldık, batırdık, temizledik, bol bol kokusunu içime çekip şükrettim Allaha beni bu şanslı insanlardan biri yaptığı için...Allahım isteyen herkese yaşat diye dua ettim hep...Tüm kalbimle...

           Saklanbaç oynadık bol bol gerçi canın klasik 2 yeri var salon masasının arkası ve banyo. Bulmak çok zor yani:) Aniden buldum deyincede öğrenmiş çok tatlı bi şekilde "korktum" diyor.
     Bu perşembenin etkinliği yılbaşı ağacı idi. ağacımızı dolabın kuytusundan çıkarıp kurduk tabi her yerimiz parladı topların siminden.canın çok hoşuna gitti. Anlattım ona yılbaşı ağacını hediye olayını.hoşuna gitti, zira paket açmaya bayılıyor kerata. anasının kargo paketlerinden bir alışkanlığı oldu :)

    Bakalım kaç gün sağ salim duracak ağacımız, süslerimiz ve hediyeler...

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder