22 Eylül 2014 Pazartesi

İLK GÜN

      Can'ım bugün kreşe başladı. Aslında yaz boyu bilinçaltına bu fikri yerleştirdim, sürekli büyüdüğünden okula gideceğinden, eğleneceğinden, orda yapacakları etkinliklerden bahsettim sonra kreşe karar verme aşamasında birlikte gezdik. Ve karar verdiğimiz okulumuzun evimize yakın olan şubesi bu sene ilk defa açılacaktı, bu yüzden yaz boyu inşaat halinde olan okulumuzu yapım aşamasında ziyaret ettik, planlar yaptık birlikte... okul açılmadan 1 hafta öncesinde adaptasyona başladım ben bikaç kez beraber gittik bahçesinde oynadık, bir daha sınıfları gezdik, bir gün öğretmenimizi de diğer şubeden çağırdık 1 saat onunla oynadık(ne yalan söyliyim korktuğum gibi olmadı kısa sürede can ile kaynaştılar). herşey bu kadar hazır görünürken okulun açıldığı ilk adaptasyon haftasında da yazlıktan anneannemizi çağırdık onunla başlaması benim ile başlamasından daha kolay olacaktı çünkü. bir iki mızıldanma harici anneannenin onu bekleyecek olma fikri ile sorun çıkarmadı o yarım gün kalışların sonunda da ben gidip aldım okuldan can'ı. Beni gördükten sonra okulda 1 dakika daha kalmak istemiyor ama sorunda aksettirmiyordu. Nihayet bu sabah ben bırakacaktım ve tam gün orada kalıcaktı, yani tam anlamı ile kreş hayatımız başlıyordu. Korktuğum gibi oldu.Kreşin kapısında girmek istemedi, öğretmeni kucağına alınca da ağlamaya başladı :( Çok zordu. Gerçi sonrasında oynadıkları odaya camdan baktım ağlamıyor ama öğretmeninin kucağından da inmiyordu :( Orda dik durdum ama sonrası çok zordu çooook.... Anneme bırakırken meğer ne kadar rahatmışım, bildik bir yere bırakıyordum çünkü...Yabancı bir yere terk etmişim gibi hissettim, erkenmiydi, yanlış mı yaptım, yarım günmüydü derken Psikolog arkadaşım Sibelim aradı. "Sakın düşünme sen doğru olanı yaptın" dedi. Bunu birinden duymaya çok ihtiyacım vardı, her ne kadar doğru olanın bu olduğunu bilsemde ilk profesyonel ayrılığımızdı :( Can'ım oğlum biliyorum ki çok güzel günler geçirecek, çok güzel arkadaşlıklar edineceksin orada.Umarım senin için doğru bir yer seçmişizdir. Burdan geri dönüş yok, artık bence okullu oldun ve hayat başladı senin küçük dünyan için. dilerim çok mutlu olursun. Öğrenme isteğin her geçen gün artar, hayal gücün hiç azalmaz bir anne olarak işte o zaman "DOĞRU OLANI YAPTIM" diyip içim rahat edicek çünkü. Seni gün içinde bile çok özleyen.. Annen :)

1 Mart 2014 Cumartesi

İyiki doğdun CAN'ım...

Salih Bey hemen almamız gerekiyor, riske atamayız dediğinde çok korkmuştum.
Nasıl ya demiştim şimdi gidiyoruz ve eve artık 3 kişi dönücez. 
Oysa çok hazırım sanıyordum seni beklerken, değilmişim o an anladım.
Bir daha hiç birşey eskisi gibi olmayacak demiştim, herşey değişecek, biliyordum...
Değiştide...Hemde herşey...
Ama hani annelerin klasik lafı vardır ya: Kokunu duyunca...
seni ilk gördüğüm andan itibaren zaten artık ben ben değildim ki...
Senin annendim ve bu mutluluğun tarifi yok...

Hani aniden yanıma gelip "Fatoş ben seni çok seviyorum biliyormusun" diyorsun ya..
hani "ayrılırken alt dudağını büzüştürüp seni çok özliycem" diyorsun ya...
Hani "Yanlış birşey yaptığında bana sokulup bilmiş bilmiş 'bazen olur böyle şeyler' diyorsun ya
Uykuya tam dalarken aniden fırlayıp "Seni öpmeyi unuttum" diyip minik ellerinle yüzümü tutup o minik dudaklarını değiriyorsun ya

Tüm bunların yanında 3 senedir yemek yemeyi reddedip, heryere kusup gecenin bir vakti halıları sildiriyor,
gözümün içine bakarak tuvaletini altına yapıyor,
Bütün her yeri dağıtıp, her evden çıkışımızda cinnet geçireceğimi düşündürüp,
Saatlerce ayağımda sallamama rağmen uyumayarak içimden ya sabır diyerek bana ne kadar sabırlı olabileceğimi gösterbiliyorsun ya

Bana sevgiyi, sabrı, yaşamayı sil baştan öğreten oğlum...

Can Can'ım herşeyim..
Yol arkadaşım...
Umudum...
İyiki doğdun be annem...
Seni çok seviyorum...

1 Şubat 2014 Cumartesi

35.ay

Ben: oğlum koşmadan oynayın, terliyorsunuz
Can: olur böyle şeyler anne, terliyelim, ne ilgisi var, ne olacak ki
Ben:
 — 

           Gerçekler yukarıda işte :) Uyanık olduğu zaman diliminin %98'inde mütamadiyen konuşuyor cüce. Kelime haznesi müthiş, lafı gediğine koyuyor tam bir hazır cevap ama bazende inanılmaz nazik...yerine ve nabza göre şerbet vermeyi de öğrenmiş bu yaşta. Lütfen, babacım, annecim, yaparmısın, verirmisin, ben seni çok seviyorum, seni çok özlüyorum, sensiz olamam, sen benim dünyamsın....bunlar bizim içimizi eritme sözlerinden sadece birkaçı... Her dönemi keyifli ama sanırım konuşmalarından dolayı en keyifli dönemini yaşıyoruz cücenin.

        3 yaşa çok az kalan şu günlerde yemek sorunsalımız hala aynı ama en azından kusma minnimum düzeyde..Tuvalet işi gece uykularını saymazsakki uzmanlar 5 yaşa kadar normal karşılıyorlar bunu halloldu. Uzun zamandır yazmamıştım bloga, kendi içimde sıkıntılı bir dönemden geçtim. Bu süreçte bir kere daha iyiki doğurmuşum dedim seni canım oğlum. Her ne sıkıntım olursa olsun sana bakarken beni hafiflettiğin ve gülümsettiğin için, boynuma sımsıkı kollarını dolayıp "Fatoş ben seni çok seviyorum" dediğin için sana ne kadar teşekkür etsem azsın. Sen bana Tanrının emanetisin bunu biliyorum, umarım emaneti en iyi şekilde yetiştiririm.

          Bu aralar biraz tedirginsin gittiğimiz yerlerde. Bırakıp gidicem sanıyorsun sanırım ama sana bir yere gitmeyeceğimi burdan beraber ayrılacağımızı söylediğimde rahatlıyor ve ortama uyum sağlıyorsun. Oyun oynarken seninle mutlaka oynamamı istemesen de aynı odada olmamı, seni izlememi istiyorsun, sanırım bu sana güven veriyor. 

          Geçen ay yetiştirmen için deden 2 balık aldı sana. Onların hergün yemini verirken ve babanla suyunu değiştirmekteki isteğini gördükçe sorumluluk sahibi olacağını düşünüyorum ileride...Balıklardan biri öldü, yerine yenisini aldık ama onuda kısa süre sonra kaybettik. Şimdilik hastalanmış hastaneye gitmiş dedik sana bakalım nereye kadar inanacaksın buna.

            Arkadaş ve birlikte oynama, oyun kurma kavramların iyice oturdu artık. Sevdiklerini ve sevmediklerini çok net ifade ediyorsun. Artık çoğu şeyin kararını kendin verip kendin yapmak istiyorsun. Çok hayati bir konu değilse bende izin veriyorum çoğunlukla. 

          Büyüyorsun kuzucum hızla büyüyorsun ve korkarım zaman bundan sonra daha hızlı geçicek. Senin tarihine şahit oluyorum. Annen olmanın gururunu ve mutluluğunu yaşıyorum. iyiki varsın...